admin | 02 Temmuz 2019 | Dünya, Tüm Manşetler A- A+
Boeing’in uçuşları durdurulan uçağı 737 MAX ile ilgili skandallarda yeni bir perde açıldı.
Boeing’in 50 yıllık bir geçmişe sahip 737 tasarımı üzerinden geliştirdiği 737 MAX’ın 5 ay gibi kısa bir sürede iki ölümcül kazaya karışması ve uçuşların durdurulması ile devam eden süreçte yeni skandallar ortaya çıkıyor.
Sertifikasyon sürecindeki ihmaller sonrasında bu kez de maliyeti azaltmak için düşük ücretle taşeron yazılımcıların çalıştığı ortaya çıktı.
Boeing’in maliyeti azaltmak adına kendi deneyimli yazılımcılarının yanında taşeron olarak saati 9 dolardan Hintli yazılımcıları çalıştırdığı ortaya çıktı.
Boeing’in uçuş test programında da görev almış olan eski yazılım mühendisi Mark Rabin, başta HCL Technologies Ltd. Hindistan merkezli ancak Seattle Washington’da da ofisi olan yazılım şirketi olmak üzere Boeing’in yeni mezun Hindistanlı yazılımcıları taşeron olarak çalıştırdığını söyledi.
Temel olarak Boeing tarafından çerçevesi belirlenmiş yazılımları hazırlamakla görevli olan taşeron yazılımcılarla ilgili olarak Business-Standard’da yer alan açıklamada Rabin, “Tartışmalı bir konu çünkü Boeing’in kendi mühendislerinin yazılımı hazırlamasından daha az verimli bir sistem. Defalarca geri dönerek düzeltmelere ihtiyaç duyuluyordu kodlar doğru şekilde yazılmadığı için” dedi.
Boeing’in başta Spiece Jet’ten aldığı 100 uçaklık Boeing 737 MAX siparişi ile hızlı bir giriş yaptığı Airbus’ın ağırlıklı pazar sonrasında Hindistanlı şirketlerle olan iş bağlantılarını artırmış durumda.
HCL Technologies’in yanı sıra Cyient Ltd. gibi diğer Hintli şirketlerde uçuş test ekipmanları için Boeing’e yazılım üretimi gerçekleştiriyor.
MALİYETİ AZALTMA POLİTİKASI
Business-Standard tarafından HCL Technlogies çalışanlarından birisine ait olan ifadeye göre yazılımcı Ocak 2016’da 737 MAX uçaklarının test sürecinde gecikmeye yol açacak bir soruna, sorunun etrafından dolaşan bir çözüm üretmiş.
Boeing’den yapılan açıklamada ise her iki kazanında merkezinde görülen MCAS’da ne HCL Technologies ne de Cyient’in sorumluluklarının bulunmadığı ifade edilirken kazaların temelinde kokpitte uyuşmazlık ikazının bulunmaması olduğu savını savunmaya devam etti.
HCL’den yapılan açıklamada Boeing ile güçlü iş bağlantılarının olduğunun altı çizilirken gerçekleştirilen taşeron işlerin ne olduğu ya da Boeing 737 MAX süreci hakkında yorum yapılamayacağı ifade edildi.
2017’de Boeing’den ayrılan uçuş kontrol mühendisi Rick Ludtke Airbus’ın neo projesinin arkasında kalmak istemeyen Boeing ile ilgili yaptığı açıklamada, “Boeing maliyeti azaltmak için her türlü şeyi yapıyordu, aklınıza gelebilecek her şeyi buna maliyetlerin yüksek olduğu Puget Sound’dan taşınmak da dahil. Bunlara ticaret açısından baktığınızda tamamen akıl almaz işlerdi. Zamanlan Puget Sound’daki tasarımcıların yeteneklerini kaybettikleri anlaşılıyor” dedi.
Eski yazılım mühendisi Rabin, Boeing yöneticilerinden birisinin 2015 yılında şirketin tecrübeli mühendislere ihtiyaç duymadığını, mevcut yazılımın yeterince olgunlaştığını söylediğini belirtirke, “Tamamen şok olmuştum, çoğunluğu tecrübeli yazılımcılardan oluşan yüzlerce kişinin içinde içinde bize ihtiyaç duymadıklarını söylemişti” dedi.
Boeing’in sadece 737 MAX değil 787 Dreamliner hatta 747-8’de yaşanan sorunlarının temelinde maliyeti azaltmaya yönelik olarak atılan adımların olduğu iddia edildi.