PEGASUS 1.000 YENİ PERSONEL ALACAK

Türkiye’nin en büyük ikinci havayolu Pegasus, önümüzdeki sene 1 milyar dolar yatırımla filosuna 16 adet uçak daha katacak. Pegasus CEO’su Mehmet Tevfik Nane, Türkiye ekonomisi ve geleceğine sonuna kadar güvendiklerini belirterek “Yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz” dedi.

Esas Holding tarafından 2005 yılında satın alınan ve bugün Türkiye’nin en büyük ikinci havayolu konumuna yükselen Pegasus Havayolları, yeni yatırıma hazırlanıyor. Şirket, önümüzdeki yıl 1 milyar dolara yakın bir yatırımla 16 adet uçak alacak.

Ayrıca 1.000 kişiye de yeni iş imkanı sağlayacak. Pegasus CEO’su Mehmet Tevfik Nane ile şirketin mevcut durumunu, gelecek hedeflerini ve yatırım planlarını konuştuk. Mehmet Nane, İstanbul Havalimanı’nın hizmete girmesi, Sabiha Gökçen’de ikinci pistin 2020’de tamamlanacak olması ve turizm sektöründe yaşanan hareketlik nedeniyle yatırımları artırma kararı aldıklarını söyledi. Türkiye ekonomisi ve geleceğine her zaman güven duyduklarını ifade eden Nane, “Biz hain darbe girişimi döneminde bile yatırımlarımız kesmedik. Türkiye ve geleceğine güvenimiz tam. Bu nedenle 1 milyar dolar yatırım kararı aldık” açıklaması yaptı.

Turizm sektörüne gayet ‘güneşli günler’ yaşanıyor… Neredeyse her ay rekor üstüne rekor kırılıyor. Bu durum size nasıl yansıyor?

2016 yılında turizm sektöründe ciddi bir kriz yaşandı. 2017’de toparlanma sürecine girdik. 2018 ise büyüme dönemiydi. Görüldüğü üzere 2019 yılında rekorlar kırılıyor. Türkiye’nin turizmde 2023 yılı hedefi 70 milyon turist, 70 milyar dolar turizm geliri. Bunlar ulaşılabilecek hedefler. Yaşanılan bu süreç havayolu şirketlerini de mutlak suretle olumlu yansıyor. Ancak hedeflerimize ulaşmamız için turizmi çeşitlendirmemiz gerekiyor.

Turizmi çeşitlendirmeyi açar mısınız?

İstanbul Alışveriş Festivali (Shopping Fest) organizasyonunun 3 dönem eş başkanlığını yaptım. Burada hedef İstanbul’a 10 milyon turist getirmekti, bunu gerçekleştirdik. Ayrıca kişi başı 1.000 dolar harcama hedefi koymuştuk, onu da sağladık. Dolayısıyla alternatif turizm alanlarının da olduğunu göstermiş olduk. Bizim turizmi birkaç boyuta kilitlemememiz gerekiyor. İstanbul tarihi ve kültürel olarak çok dolu bir şehir. Ancak bunun ötesine ne ekleyebiliriz, bunu düşünmek gerekiyor. Örneğin gastronomi turizmi… Bakın çok ciddi bir potansiyel bu Türkiye için… Ya da eğlence turizmi: Son yıllarda turizm sektöründen ciddi pay alan bir kategori bu. Konserler, büyük organizasyonlar, uluslararası futbol müsabakaları. Buna bir örnek verirsek; Haziran ayında İstanbul’da gerçekleştirilen süper kupa finalinin ekonomik boyutu yüzlerce milyon doları buldu. Veya Jennifer Lopez konseri… Bunlar çok çok önemli. Yalnızca gelir değil, ülke imajı olarak da kritik önem taşıyor. Ayrıca sağlık turizmi, doğa turizmi gibi alternatif alanlarımızda mevcut. Tüm bunları eklediğimizde turizmi yelpaze olarak genişletmemiz mümkün. Sayın Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy’un da sektörden biri olması bu alanda yapılacak olan çalışmaları daha da ivmelendiriyor.

İSTANBUL ‘HUB’ OLACAK

Pegasus’ta bu yıl nasıl geçiyor?

Bu yıl bizim için gayet iyi gidiyor. Hem büyüme olarak hem de ciro olarak hedeflerimizi tutturduk ve üzerine çıktık. Yılsonu hedeflerimiz tutacak. 30 milyon misafirimizi uçurmayı hedefliyoruz. Sabiha Gökçen’e ikinci pistin yapılıp, ek uçuşların gelmesi gerekiyor. Yaklaşık 3 yıldır full kapasite çalışıyor. Bir uçak adedi var ve bu uçak adedinde bir tercih oluyor. Önemli olan havalimanını büyütmek. 2020’de yapılan ikinci pist, hem havayolu şirketleri hem de Türkiye turizmi için önemli görev üstlenecek. İstanbul Havalimanı’nın tamamlanması sonrası, eş zamanlı olarak 6 uçak iniş ve kalkış yapabilecek. Bu da kapasite artışı demek. 5 milyon tonluk bir kargo terminali yapılıyor oraya, şu an Türkiye’nin kapasitesi 1.5 milyon ton. Dolayısıyla hem yolcu hem de kargo taşımacılığı tarafından önemi artacak. İstanbul çok önemli bölgesel bir ‘hub’ durumundadır. İstanbul Yeni Havalimanı ile ve Sabiha Gökçen’in ikinci piste kavuşması ile bu daha da güçlenecektir.

Yurtiçinde ortalama bilet fiyatımız 133 TL

LOW Cost Airlines (düşük bütçeli havayolu) olmanıza rağmen, bilet fiyatlarınızın yüksek olduğu ile ilgili yorumlar duyuyoruz, konuyla ilgili ne söylemek istersiniz?

Yılın ilk 6 ayında 12 milyon misafirimizi uçurduk. Yurt içinde ortalama 133 TL bilet fiyatı ortalamasını yakaladık. Tabi ki siz cuma günü akşam uçuşu ile bir yere gitmek istiyorsanız ve bileti de perşembe günü alıyorsanız tavan fiyattan ödeme yapmış olabilirsiniz. İlk 6 ayda tavan fiyattan ödeme yapan müşteri sayımız çok düşük. Bizim müşterilerimize tavsiyemiz; biletinizi erken alın…Biz bunları kampanyalarla da teşvik ediyoruz. Örneğin bir kampanya yaptık saatler içinde 1 Euro’ya 50 bin tane bilet sattık. Genele baktığınızda bizim bilet fiyatlarımız çok uygun.

1.000 KiŞiYE YENi iSTiHDAM

Yeni yatırımlarınız olacak mı?

Biz, hain darbe girişimi olduğu dönem de dahil olmak üzere yatırımlarımızı hiç kesmedik. Hatta 15 Temmuz’un hemen arkasından (19 Temmuz) uçak alımı yaptık. Biz Türkiye’ye inanıyoruz, güveniyoruz ve yatırımlarımıza devam ediyoruz. Son 3 yılda ortalama 500 milyon dolar yatırım yaptık. Önümüzdeki sene bunu iki katına çıkararak 1 milyar dolar yatırım yapacağız ve 16 adet A 320 ve A 321 alacağız. Böylece 94 uçağa ulaşacağız. Bu sene 1.000 yeni istihdam yarattık. Önümüzdeki sene de 1.000 kişiye yeni iş vereceğiz. Bu yıl Helsinki, Manchester, Eindhoven ve Venedik’i rotamıza ekledik. Yeni rotalarımızı olacak.

İnovatif ve teknolojik projelerimiz ile dünyada ilk 3’e girebiliriz

Biz kendimizi ‘Türkiye’nin Dijital Havayolu’ olarak görüyoruz. Geçen sene ‘express bagaj’ uygulamamızı hayata geçirdik. Bunun ikinci sürümünü yaptık. Eskiden sadece bagaj verilebiliyordu. Ancak fazla yük var ise, bir ödeme kanalı sunulmuyordu. Yeni versiyonuna pos makinesi ekledik. Fazla bagajınız varsa ödemeyi direkt olarak yapabiliyorsunuz. Sektörümüzde ilk kez ‘BlockChain’ uygulamalarını hayata geçirdik. Böylece daha garanti ve doğru veri aktarımlarıyla birlikte personel eforlarında kazanç sağladık.Yine bir başka yeniliğimiz ‘akıllı kimlik kartları’ oldu. Check-in işlemini tamamlamış misafirlerimiz biniş kartları olmadan sadece yeni çipli kimlik kartlarıyla uçuşlarına gidebiliyorlar. Bu tür inovatif ve teknolojik projelerimiz ile yalnızca Türkiye’de değil, dünyada da ilk 3’e girebilecek potansiyele sahibiz. Bir başka dijital yeniliğimizden bahsedeyim, İstanbul Teknik Üniversitesi’nin Arı Kent Teknoloji bölgesinde bir çalışma gerçekleştirdik. Bu optimal kontuar kullanımını sağlıyor. Yapay zeka ile çalışan bir program… Bu, kameralardan gelen dataları, kontuardan geçmiş dönemde geçmiş, gelecek dönemde satılmış biletlerle eşleştirerek, maksimum sayıda kontuar açmamızı ve misafirlerimiz minimum süre bekletmemizi sağlıyor.