admin | 09 Haziran 2019 | Dünya, Tüm Manşetler A- A+
Dünyanın 124 ülkesindeki 306 noktaya uçan Türk Hava Yolları (THY) şimdi de rotasını Afrika’nın incisi Angola’ya çevirdi. Uçuşların sonbaharda başlayacağı müjdesini veren Türkiye’nin Luanda Büyükelçisi Alp Ay, bununla birlikte iki ülke arasındaki 300 milyon dolarlık ticaret hacminin katlanacağını söyledi. Ay, iki ülke arasında her alanda ticaret anlaşması imzalanması için çalışmaların başlatıldığını belirterek, yeni yatırımlar için de kapının aralandığına işaret etti.
Elmas, petrol gibi zengin yer altı ve yer üstü kaynaklarının yanı sıra Atlas Okyanusu’na da kıyısı olan Angola son dönemde yabancı yatırımcının radarında. Afrika kıtasının güneybatısında bulunan ülkeyi, dünyanın 124 ülkesindeki 306 noktaya uçan Türk Hava Yolları (THY) da programına aldı. Geçtiğimiz yıl kıtada 54. uçuş noktasını Gambiya’nın başkenti Banjul olarak seçen THY’nin ‘kara kıta’daki 55’inci durağı Luanda olacak. Türkiye ile arasında 2 saatlik zaman farkının bulunduğu Angola’ya önümüzdeki sonbaharda başlaması planlanan uçuşlarla mesafe 14 saatten, 7,5 saate kadar inecek.
Yeni Şafak’a değerlendirmelerde bulunan Türkiye’nin Luanda Büyükelçisi Alp Ay, ülkede 4 ay önce göreve başladığını söyledi. Türkiye’den direkt uçuşların başlaması için Angola’nın önceki cumhurbaşkanı ve dış işleri bakanıyla konuştuklarını, hatta gerekli onayların alındığını bildiren Ay, son anda karardan dönüldüğünü dile getirdi. Özellikle Emirates hava yolunun ülkede çok etkin olduğuna ve yapılan girişime çelme taktığını ifade eden Büyükelçi Alp Ay, “Bakanlıkta Emirates’in çıkarları bağlamında ağırlığı vardı. Fakat şimdi hem yönetim değişti hem de o ağırlık kalktı. Yeni yönetimle yaptığımız görüşmelerle sorunu çözdük” diye konuştu.
Türkiye’den ülkeye gidip gelmenin 24 saate mal olduğuna dikkati çeken Alp Ay, “THY ülkeyi programına aldı. Önümüzdeki sonbaharda uçuşlara başlamayı planladığını biliyorum. Haftada karşılıklı olarak 2 veya 3 uçuş gerçekleşeceğini düşünüyoruz” bilgisini paylaştı.
İki ülke arasındaki ticaret hacminin 2018 yılı itibariyle 300 milyon dolara yaklaştığını bildiren Ay, “Burada artıda olan biziz. Un, markana, irmik, gibi gıda ürünleri, tarım alanında kullanılan bazı makinalar ile ufak çapta da olsa demir çelik ürünleri satıyoruz. Daha büyük bir potansiyel olduğunu inanıyoruz. Bu hacim daha da genişletilmeli” dedi.
THY uçuşlarıyla birlikte ticaretin katlanarak artacağına vurgu yapan Ay, şunları söyledi: “Gündemimizde her alanda 15’den fazla ikili anlaşma var, daha yasal temeli yeni koyuyoruz. Başta savunma olmak üzere; eğitimden, ticarete, çifte vergilendirmenin önlenmesi gibi aklınıza gelebilecek her türlü anlaşma şu anda hazırlanıyor.” Angola’nın dünyanın dokuzuncu büyük petrol üreticisi ülkesi olduğunu aktaran Ay, “Ülke aynı zamanda çok önemli bir elmas üreticisi. Fakat bu biraz da dezavantaj getiriyor. Bu ülkenin ekonomisi başından itibaren petrol gelirlerine dayalı. Böyle olan ülkelerde petrol fiyatlarının düşmesi çok ağır sıkıntıya sebep oluyor” ifadelerini kullandı.
IMF’nin Aralık ayında Sahraaltı coğrafyasında yaptığı açık ara en büyük anlaşmayı Angola ile yaptığının altını çizen Alp, şunları kaydetti: “Ülke hem büyük bir ekonomik kriz hem de dönüşüm içerisinde. Angola hükümeti her türlü açıklamalarında kaynakları çeşitlendirmek istediklerine vurgu yapıyor; tarım, turizm, yan sanayi ürünlerin üretilmesine yönelik teşviklerde bulunuyorlar. Bu durum yabancı ve Türk yatırımcı için birçok sektörde önemli fırsatlar doğuruyor.”