admin | 29 Ocak 2018 | Dünya, Tüm Manşetler A- A+
Uçakla seyahatin en kanıksanmış aşamalarından bir tanesi, “check-in” olarak tâbir edilen işlemdir. Bu işleme öylesine alışılmıştır ki, check-in işleminin ne kadar gerekli bir şey olduğu yolcular tarafından pek sorgulanmaz.
Check-in yapan bir yolcu aslında, havayolu şirketine, “ben havalimanına geldim ve uçuş için hazırım” demiş ve uçuşunu teyit etmiş oluyor. Havayolu şirketleri böylelikle, uçuşta kaç yolcunun bulunacağını görerek, operasyonlarını buna göre ayarlayabiliyor. Ancak son on beş yıl içerisinde hızla gelişen ve artık cep telefonlarındaki bir uygulama ile son derece pratik hale gelen check-in işlemini, 24 saat öncesinden ve belki de havalimanının yüzlerce kilometre ötesindeki bir yerdeyken yapmak mümkün. Bu açıdan bakıldığında, yolcunun havalimanında ve uçuşa hazır halde olduğu şeklindeki bildirimi, geçersiz hale geliyor.
Check-in işleminin günümüzde gelmiş olduğu bu noktadan hareketle IATA, bu sürecin lüzumsuz olup olmadığını değerlendirmek ve neticede bu işlemi tamamen kaldırmak için bir çalışma dahi başlatmıştı. IATA’nın, “No more check-in” adı verilen süreçle ilgili projesinde hedef, bilet satın alma + uçuşu teyit etme + koltuk seçimi + biniş kartı işlemlerinin tek bir aşamada tamamlanmasını sağlayacak bir sistem geliştirilmesiydi. Bununla birlikte, ilk olarak 2014 yılında duyurulan bu projenin akıbeti hakkında pek bir bilgiye ulaşmak mümkün değil.
Havayolu Şirketleri Neden Hâlâ “Check-in” İşlemi Yaptırtıyor?
Yukarıda da belirttiğimiz üzere, temel anlamını yitirdiği halde yolcuların neden hâlâ check-in işlemini yaptırmaya devam ettiklerini merak edebilirsiniz.
Günümüzde bunun en temel üç sebebi bulunuyor:
1- Bir çok havayolu şirketi yolculara, uçağa almaları yasak olan maddeleri check-in sırasında gösterip onaylatıyor. (Buna online check-in de dahil)
2- Dünya genelinde havayolu şirketleri arasında imzalanmış olan binlerce codeshare anlaşması bulunuyor. Dolayısıyla her gün bir çok yolcu, satın aldıkları tek bir biletle, birden fazla havayolu ile seyahat ediyor. Bir havayolu şirketinin sadece kendi başına check-in işlemini kaldırması, anlaşması bulunan diğer havayolu şirketlerinin uçuşlarını da ilgilendirdiğinden, fiilen mümkün olamıyor. Bu konuda tüm sektörün aynı anda harekete geçmesi gerekiyor. (e-bilet uygulamasına geçişte olduğu gibi)
3- Bazı havayolu şirketleri, online ortamda veya havalimanında yapılan check-in işlemini, yolcularına daha fazla ürün ve hizmet satmak (upsell) için kullanıyor. Economy Class’tan Business Class’a upgrade, uçakta internet bağlantısı, daha fazla diz mesafesinin olduğu koltuk sırasına oturma gibi, havayolu şirketlerine ilave gelir sağlayan unsurların satışı için, check-in süreci kullanılıyor.
Neticede yakın bir gelecekte, check-in işlemi kalkacak gibi görünmüyor.
Erdem Uzun (UZAKROTA)