admin | 07 Ocak 2018 | Dünya, Tüm Manşetler A- A+
Yeni yılla birlikte 3. havalimanı için geri sayım da başlamış oldu. Bu sene, 29 Ekim 2018’de açılacak havalimanı için yaklaşık 10 aylık bir süre var. Yetişir mi, yetişmez mi? Sorunsuz bir şekilde geç açılması mı, yoksa verilen sözler sebebiyle acele edilmesi mi doğru? Bunu tartışmanın anlamı yok. Hatta havalimanını hizmete sokacak ekipler üzerinde psikolojik baskı oluşturmak da doğru değil. Ancak öyle görünüyor ki, ilginç bir taşınma olacak; havalimanını kullanacak havayollarının, lojistik destek sağlayan şirketlerin taşınması pek kolay olmayacak. Türk Hava Yolları’nın yeni havalimanında öncelikle diğer havayollarının faaliyete başlaması yönündeki talebi gündeme geldiğinde Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan ile birlikteydim. Bakan Arslan, “şirketler için önce veya sonra” diye bir şeyin söz konusu olamayacağını, tüm havayollarının aynı anda taşınacağını vurgulamıştı. Ancak neticede bu yöndeki talepler, yaşanması muhtemel bazı sorunlara işaret etmektedir. Endişelerin iyi tahlili gerekir. Havalimanını hizmete sokacak olan konsorsiyuma değil, meydanı kullanacak şirketlere odaklanılmasında fayda var.
Dolayısıyla 3. havalimanını koruyacak olan dalgakıranın boyunun 100 metre uzatılacak olması, lale figürüyle “2016 Mimarlık” ödülüne layık görülen 90 metre yüksekliğindeki hava trafik kontrol kulesinin tasarımı yüzünden meydanın tamamına hâkim olamaması nedeniyle, farklı noktalarda 2 kule daha yapılacak olması hizmete giriş süresini fazla aksatmayacaktır. Hatta bunlara benzer başka değişiklikler, düzenlemeler de olabilir. Çünkü bazen tasarım ve başka kaygılar, yapılacak eserin asıl fonksiyonunu gözden kaçırtabiliyor.
Güntay Şimşek/Habertürk